Firma Hakkında
Sayısız siyasetçi, yazar, sanatçı, devlet adamı, yerli ve yabancı turist bilir Bak Hele Bak efsanesini… Van’da 34 yıldır kahvaltı sektöründe…
Yusuf Konak, sunduğu zengin menünün yanı sıra müşterilerine sorduğu bilmece, anlattığı fıkra ve verdiği hediyeler sayesinde gördüğü ilgi üzerine, küçük \"süt evi”ni büyük kahvaltı kültür sarayına dönüştürmeyi başardı.
Bir başarı öyküsü onunki.
Kahvaltı menüsünü, günlük olarak hazırlıyor. BAK HELE BAK KAHVALTI SARAYI şimdilerde Türkiye’nin en iyi ilk 10 kahvaltı salonu arasında.Elbette onun farkı sadece menüsünde değil. Kahvaltı sofralarını daha eğlenceli kılmak için müşterilerine bilmece sorması, fıkra anlatması ve hediyeler vermesi Türkiye’de eşine rastlanmaz bir tat katıyor kahvaltı keyfine.
Daha önce ara sokakta, küçük bir dükkanda kahvaltı salonu işleten Yusuf Konak, \"Bak Hele Bak Yusuf Konak Kahvaltı Kültür Sarayı\" adında kocaman bir mekanda Van’a hizmet etmeye devam ediyor.
Yazacak ve anlatacak çok şey var onunla ilgili.
Kendi dilinden, anlattığı gibi, gelişine… (gazeteci Faruk DAĞ)
1957 doğumluyum. 1964 yılında, Sütçü Ömer İpek, nam-ı diğer Uzun Ömer’in sütçü dükkânında işe başladım. Lakabım fırtınaydı. Orada 2 yıl çalıştım. 1966’da Sütçü Ali Asker’in yerine geçtim. O benim manevi babamdı. 1973 yılına kadar burada çalıştım. 1975’te askere gittim. Asker dönüşü Konak Kahvaltı Salonu’nu açtım. O zamana kadar bu işi yapanların unvanı sütçüydü. İlk kahvaltı salonu adını ben kullandım.
Sütçüler peynir, cacık, yoğurt ve süt satardı. Bardak yoktu. Alüminyum taslar vardı. Alüminyum tasta süte ekmek doğrardılar. Tereyağı ve peynirden başka bir şey yoktu. 1975’de askerlik için Van’dan çıktım. Bu tarihte sucukla tanıştım. İzmir’de. Sucuk, reçel ve yeşil zeytin gördüm. Orada bir kafeye ısrar ettim 3-4 gün çalıştım. Sucuklu yumurta, kaşar peynir, yeşil zeytin, porselen tabak, yağda yumurta tavası orada gördüm. Van’a döndüm aynısını kendi yerimde uyguladım.
Askerden önce Van’da Şeref Şahin vasıtası ile 1965-1975 yılları arasında dönemin Genelkurmay Başkanı Semih Sancar, Başbakan Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Alpaslan Türkeş, Necmettin Erbakan, İran Şahı Pehlevi gibi devlet adamlarının yanı sıra çok sayıda bakan ve elçiye garsonluk yaptım.
Hastane 2. caddede Konak Kahvaltı Salonu’nu açtım askerden sonra. 1995’te eşim ve annem tarafından bak hele bak lakabını aldım. Bak Hele Bak Yusuf Konak unvanı ile kahvaltı salonu açtım.
Kahvaltı salonu işini 2007 sonunda noktaladım. Kültür faaliyetlerinin yanında kültür kahvaltı sarayı açtım. Burada Van’ın tüm faaliyetlerini yapıyoruz. Kahvaltı ikinci planda kaldı. Bilmece, mani, fıkra anlatıyoruz yarışmalar yapıyoruz. Turizm elçisi olduk. Fuarlara ben katılıyorum. Birçok ilde Van’ı temsil ediyorum. 62 ilden ödül aldım.
Yusuf Konak, sunduğu zengin menünün yanı sıra müşterilerine sorduğu bilmece, anlattığı fıkra ve verdiği hediyeler sayesinde gördüğü ilgi üzerine, küçük \"süt evi”ni büyük kahvaltı kültür sarayına dönüştürmeyi başardı.
Bir başarı öyküsü onunki.
Kahvaltı menüsünü, günlük olarak hazırlıyor. BAK HELE BAK KAHVALTI SARAYI şimdilerde Türkiye’nin en iyi ilk 10 kahvaltı salonu arasında.Elbette onun farkı sadece menüsünde değil. Kahvaltı sofralarını daha eğlenceli kılmak için müşterilerine bilmece sorması, fıkra anlatması ve hediyeler vermesi Türkiye’de eşine rastlanmaz bir tat katıyor kahvaltı keyfine.
Daha önce ara sokakta, küçük bir dükkanda kahvaltı salonu işleten Yusuf Konak, \"Bak Hele Bak Yusuf Konak Kahvaltı Kültür Sarayı\" adında kocaman bir mekanda Van’a hizmet etmeye devam ediyor.
Yazacak ve anlatacak çok şey var onunla ilgili.
Kendi dilinden, anlattığı gibi, gelişine… (gazeteci Faruk DAĞ)
1957 doğumluyum. 1964 yılında, Sütçü Ömer İpek, nam-ı diğer Uzun Ömer’in sütçü dükkânında işe başladım. Lakabım fırtınaydı. Orada 2 yıl çalıştım. 1966’da Sütçü Ali Asker’in yerine geçtim. O benim manevi babamdı. 1973 yılına kadar burada çalıştım. 1975’te askere gittim. Asker dönüşü Konak Kahvaltı Salonu’nu açtım. O zamana kadar bu işi yapanların unvanı sütçüydü. İlk kahvaltı salonu adını ben kullandım.
Sütçüler peynir, cacık, yoğurt ve süt satardı. Bardak yoktu. Alüminyum taslar vardı. Alüminyum tasta süte ekmek doğrardılar. Tereyağı ve peynirden başka bir şey yoktu. 1975’de askerlik için Van’dan çıktım. Bu tarihte sucukla tanıştım. İzmir’de. Sucuk, reçel ve yeşil zeytin gördüm. Orada bir kafeye ısrar ettim 3-4 gün çalıştım. Sucuklu yumurta, kaşar peynir, yeşil zeytin, porselen tabak, yağda yumurta tavası orada gördüm. Van’a döndüm aynısını kendi yerimde uyguladım.
Askerden önce Van’da Şeref Şahin vasıtası ile 1965-1975 yılları arasında dönemin Genelkurmay Başkanı Semih Sancar, Başbakan Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Alpaslan Türkeş, Necmettin Erbakan, İran Şahı Pehlevi gibi devlet adamlarının yanı sıra çok sayıda bakan ve elçiye garsonluk yaptım.
Hastane 2. caddede Konak Kahvaltı Salonu’nu açtım askerden sonra. 1995’te eşim ve annem tarafından bak hele bak lakabını aldım. Bak Hele Bak Yusuf Konak unvanı ile kahvaltı salonu açtım.
Kahvaltı salonu işini 2007 sonunda noktaladım. Kültür faaliyetlerinin yanında kültür kahvaltı sarayı açtım. Burada Van’ın tüm faaliyetlerini yapıyoruz. Kahvaltı ikinci planda kaldı. Bilmece, mani, fıkra anlatıyoruz yarışmalar yapıyoruz. Turizm elçisi olduk. Fuarlara ben katılıyorum. Birçok ilde Van’ı temsil ediyorum. 62 ilden ödül aldım.